
Strateji, önceden belirlediğiniz amaca ulaşmak için gittiğiniz yolların ve uyguladığınız yöntemlerin tamamıdır. Askeri bir terim olarak ele alındığında ise savaşta amacınıza ulaşmak için elinizdeki askeri kuvvetleri en uygun biçimde kullanma sanatıdır.
Çinli filozof savaşçı Sun Tzu (Sun Zi), günümüzden 2.500 yıl kadar önce yazdığı “Savaş Sanatı” adlı eserinde “Savaşmadan kazanmak en iyisidir” stratejisini sürekli şekilde vurgular. Savaş Sanatı eseri, içerdiği strateji ve taktik bilgilerle günümüz ekonomist ve politikacılarına dahi yol gösterecek bilgiler içerir.
Sun Tzu’nun Savaş Sanatı adlı eserinde strateji ile ilgili geçen bazı notlara bir bakalım isterim:
- Savaş sanatında stratejinin anlaşılmazlığı en önemli unsurdur.
- “Stratejisi olmayan” savaştan ve “gerekçesi olmayan” çatışmadan kaçınmak gerekir.
- Önce stratejiyi belirleyip sonra da uygulamayı yöneten komutanın komutası, akıntı içinde yüzmeyi başaran bir dal gibidir.
- Savaş Sanatı stratejisinde, neyin ne zaman yapılmaması gerektiğini bilmek, neyi ne zaman yapmayı bilmek kadar önemlidir.
- Stratejisi olmadan düşmanını hafife alan bireysel savaşçı, düşmana esir düşmekten kendini kurtaramaz.
- Ordunun yapısı stratejiye bağlıdır; strateji ise olayların akışı ile belirlenir.
- Aldatmacalar (strategem) kullanılmaksızın strateji geliştiremezsin. Strateji geliştiremezsen de düşmanını kontrol edemezsin.
- Askeri liderler öfkeye kapıldığında, genellikle stratejilerinde kargaşa ve karışıklık oluşur.
- Düşmanın üzerine stratejisiz giden, savaşta kendi kendini yok eder.
Strateji konusunda bir örnek

1930’lu yılların sonlarında Avrupalı iktisatçılardan oluşan bir grup, ABD’deki bir araştırma enstitüsünü ziyaret ediyordu. Araştırmalardan birisine çok sayıda kaynak tahsis edildiğini görünce, araştırma konusunu merak edip konu hakkında bilgi almak istediler.
Araştırma yöneticisi, çıkacak bir dünya savaşında Almanya’nın yenilmesinden sonra yeniden yapılandırılması projesi üzerinde çalıştıklarını söyledi. Şaşıran ziyaretçi, gurubun başkanı sordu: “İyi ama henüz bir savaş çıkmadı. Çıkacak olsa bile Almanya’nın bu işten yenik çıkacağını nereden biliyorsunuz?”
Yönetici yanıtladı. “Bakın, Almanya’yı Hitler tek başına yönetiyor. Hitler Birinci Dünya Savaşı’na katıldı ve ancak çavuşluk rütbesine kadar çıkabildi. Yetenek, bilgi ve tecrübesi ancak bir takım yönetmeye yeterlidir. Bu düzeydeki bir kişinin sahip olduğu bilgiler ise taktik bilgisinden ileri gidemez. Oysa savaşı kazanan stratejidir. Strateji bilgisine sahip olmayan kişi mutlaka stratejik hatalar yapar. Yapılacak stratejik hatalar da savaşı kaybettirir.”
Geçen zaman bu görüşü doğruladı, Almanya çok güçlü bir ülke olmasına rağmen savaşı stratejik hatalar nedeni ile kaybetti ve müttefikler tarafından yeniden yapılandırıldı.
İşletme kuruluş ve yönetiminde de aynı kurallar geçerlidir. Gerek kuruluş, gerek çalışma aşamasında yapılacak stratejik hatalar işletmenin rekabet edemeyip başarısız olmasına ve piyasadan çekilmesine yol açmaktadır.
Bu bize işletmelere hedef koyarken, hedefe ulaşma yollarını belirlerken mutlaka üstün derecede bir strateji bilgisi kullanmaları gereğini vurgulamaktadır. Kobilerin büyük bir kısmının bu amaca ulaşabilmesi, kendi birikimleri yanında, uzman ve danışman desteğinden yararlanmaları ile mümkün olabilir.
Örnek için kaynak: “KOBİ Girişimci Kılavuzu” – Dr. Ermukan Şengezer

https://www.facebook.com/GirisimcilikHapiTR
Dilerseniz satın alabilirsiniz:
· https://www.kitapyurdu.com/kitap/girisimcilik-hapi/538258.html